mavracilar.niceboard.com
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

mavracilar.niceboard.com

sanat siyaset türkü muhabbet
 
AnasayfaKayıt OlPortalliGaleriLatest imagesAramaGiriş yap

 

 A'dan Z'ye Türküler N

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sierracudi
Admin
Admin
sierracudi


Erkek Mesaj Sayısı : 722
Yaş : 41
Kayıt tarihi : 28/04/07

A'dan Z'ye Türküler N Empty
MesajKonu: A'dan Z'ye Türküler N   A'dan Z'ye Türküler N Icon_minitimePerş. Mayıs 10, 2007 10:40 pm

nar ağacı


orta anadolu-zekeriya bozdağ


nar ağacı narsız olur mu


yiğit olan güzel yarsız olur mu


benim gönlüm sensiz olur mu


deli gönlüm sensiz olur mu


gülüm gel yarım gel salınaraktan


bır su doldur ver ırmaktan


kurtulurum belki sana yalvarmaktan


nar ağacı budam budam


yar yitirdim gülüm nerelerde bulam


yar yitirdim güzel nerelerde bulam


üç güzel içınde gözlerınden bilem


nar danesi


neşet ertaş-kırşehir


o yar zülfünü tarar da gönül sevdiğini arar


dünyada sevmeyenler de ahirette neye yarar


nar danesi danesi de seviyom merdanesi


güzellerin içinde de sevdiğim bir tanesi


sevdan olmasaydı da gönüle dolmasaydı


dünya neye yarardı sevenin olmasaydı


nasıl yar diyeyim ben böyle yare


nasıl yar diyeyim ben böyle yare


mecnun edip çöle saldıktan sonra


alemin bağında bülbüller öter


n’idem benim gülüm solduktan sonra


pir sultan abdal’ım sürem bu yolu


insanı kamilin olmuşam kulu


ister yağmur yağsın isterse dolu


n’idem ben ummana daldıktan sonra


nasip olsa


sıvas-şarkışla-aşık talibi coşkun-muzaffer sarısözen


nasip olsa gine gitsem yaylaya


doya doya baksam suna boyluya


senin için yalvarayım mevlaya


belki seni bana yazar yaradan


seni gördüm evvel bahar yaz iken


o güzellik sende ilvan naz iken


güzeller taze iken elvan naz iken


belki seni bana yazar yaradan


yüce dağ başında pınar gözüsün


sürüden seçilmiş körpe kuzusun


güzeller güzeli yayla kızısın


belki seni bana yazar yaradan


ela göz üstüne eğmedir kaşı


başına bağlamış telli bir poşu


talibi coşkun der bulunmaz eşi


belki seni bana yazar yaradan


ne ağlarsın benim zülfü siyahım


erzincan-aşık ismail daimi-mine yalçın


ne ağlarsın benim zülfü siyahim


bu da gelir bu da geçer ağlama


göklere erişti figanım ahım


bu da gelir bu da geçer ağlama


bir gülün çevresi dikendir hardır


bülbül har elinde ah ile zardır


ne olsa da kışın sonu bahardır


bu da gelir bu da geçer ağlama


daimi'yem her can ermez bu sırra


gerçek aşık olan erer o nûra


yusuf sabır ile vardı mısır’a


bu da gelir bu da geçer ağlama


nedendir


arguvan-musa eroğlu


nedendir de suna boylum nedendir


bu geceki benim uyumadığım uyumadığım


yaman derler ayrılığın derdine


ayrılık derdine doyamadığım doyamadığım


dostun bahçasına bir hoyrat girmiş


gülünü dererken dalını kırmış


şurda bir kötünün koluna girmiş


şu benim öpmeye kıyamadığım


kömür gözlüm der ki sevdim sakındım


indim has bahçeye güller sokundum


bilmiyorum nerelerine dokundum


belli bir haberin alamadığım


karacaoğlan der ki yandım ben öldüm


her deliliği ben kendimde buldum


dolanıp da kavil yerine geldim


kavil yerlerinde bulamadığım


nedir benim melül mahzun gezdiğim


tunceli-ismail dede-süleyman yıldız


nedir benim melül mahzun gezdiğim


ağlayıp yandığım dost senin için


ciğerimi delik delik deldiğim


ağlayıp yandığım hep senin için


yandırdın odlara düşürdün nare


ciğer püryan oldu yüreğim yare


lokmaneler gelse bulamaz çare


ağlayıp gezdiğim hep senin için


canım intizarda gözüm yollarda


beni mecnun edip koydun çöllerde


diyar-ı gurbette garip ellerde


ağlayıp gezdiğim hep senin için


feryadi'yim böyle imiş kaderim


dünya benim olsa şad olmaz gönlüm


hep senin içindir eğridir boynum


ağlayıp yandığım hep senin için


nedir benim melul mahzun gezdiğim


erzincan-arif top-can etili


nedir benim melul mahzun gezdiğim (ah gülüm gülüm)


dertli sinem delik delik deldiğim (ah leyla'm
leyla'm)


ağlayıp gezdiğim hep senin için


hal böyle böyle var yara söyle


beni mecnun etti onmasın leyla


hal böyle böyle var dosta söyle


yandırdın odlara düşürdün nara (ah gülüm gülüm)


sinem püryan olmuş ciğerim yara (ah leyla'm
leyla'm)


yanıp yakıldığım hep senin için


hal böyle böyle var yara söyle


nedir ey gaziler benim yandığım


kayseri-sarız-aşık nesimi çimen-ihsan öztürk


nedir ey gaziler benim yandığım


haldan bilmez yar elinden dertliyim


bu aşkın ateşi yaktı sinemi


pervaneyim nar elinden dertliyim


gafletten uyandım gözümü açtım


aşkın küresinde kaynadım piştim


yavru şahan gibi tuzağa düştüm


kurtulamam tor elinden dertliyim


binbir niyaz ettin eğledin beni


bir kadım ikrara bağladın beni


gül diye tikene dağladın beni


kokulatmaz har elinden dertliyim


çıktım şu alemi seyran etmeye


ikrar verdim bu ikrarı gütmeye


indim bedest ana pazar etmeye


şenliği yok şar elinden dertliyim


virani'yem çekem yarın kahrını


ver doldur içeyim aşkın zehrini


muhabbete saldık gönül bahrını


geçti zaman zar elinden dertliyim


nefes harceyleme


sıvas-mahmut erdal


nefes harceyleme salma araya


bir özün bilmeze bildiremezsin


müşteri olmadan gelip geçene


gel al demeyinen aldıramazsın


ne güzel kapıdır görünen kapı


ordan gelir geçer kulların hepi


yüzbin emek çeksen yapılmaz yapı


kumdan duvar örme kaldıramazsın


derviş alim derki koyman hayını


herkes beğenmiştir kendi huyunu


dibi delik kaba hakkın suyunu


taşıyıp yorulma dolduramazsın


nem kaldı


aşık mahzuni şerif


parsel parsel eylemişler dünyayı


bir dikili taştan gayrı nem kaldı


dost köyünden ayağımı kestiler


bir akılsız baştan gayrı nem kaldı


padişah değilem çeksem otursam


saraylar kursam da asker yetirsem


hediyem yoktur ki dosta götürsem


iki damla yaştan gayrı nem kaldı


mahzuni şerifim çıksam dağlara


rastgelsem de avcı vurmuş marala


doldur tüfeğini beni yarala


bir yaralı döşten gayrı nem kaldı


nenni nenni


muhlis akarsu


bunca gamın bunca derdin içinde


yaşamak bizlere zor nenni nenni


sizden umudumu kesmem erenler


elbet bir çaresi var nenni nenni


üstümüzde duman vardır dağ gibi


her yandan kuşatmış sanki ağ gibi


güz gelince bozulmuş bir bağ gibi


ne hallara düştük gör nenni nenni


eğil gel akarsu gel hakka eğil


bir kere ağ yara vermedin meyil


suç bizim sevdiğim kimsede değil


gelmişiz dünyaya kör nenni nenni


nenni


deveyi deveye çattım nenni


çılbırın boynuna attım nenni de nenni bebek oy


kaynatamdan hicap ettim nenni


nenni benim küçücüğüm nenni de nenni bebek oy


yekin kara devem yekin nenni


çanını zilin takın nenni de nenni bebek oy


bebeğimi daldan sakın nenni


nenni benim küçücüğüm nenni de nenni bebek oy


köpekler dağda uluşur nenni


eltim çadırda gülüşür nenni de nenni bebek oy


kuzgunlar bebek üleşir nenni


nenni benim küçücüğüm nenni de nenni bebek oy


harmancının kayaları bebek oy


çan çalıyor mayaları nenni de nenni


pek mi değdi a bebeğim bebek oy oy


kara kuşun sayaları nenni de nenni


neredesin sen


neşet ertaş


şu garip halimden bilen işveli nazlı


gönlüm hep seni arıyor neredesin sen


tatlı dillim güler yüzlüm ve ceylan gözlüm


gönlüm hep seni arıyor neredesin sen


sinemde gizli yaramı kimse bilmiyor


hiç bir tabib su yarama merhem olmuyor


boynu bükük bir garibim yüzüm gülmüyor


gönlüm hep seni arıyor neredesin sen


nesini söyleyim


serdari


nesini söyleyim canım efendim


gayrı düzen tutmaz telimiz bizim


arzu hal eylesem hey dost deftere sığmaz


omuzdan kesiktir kolumuz bizim


benim bu gidişe aklım ermiyor


fukara halimden kimse bilmiyor


devletin sikkesi hey dost kelam vermiyor


kefensiz kalacak ölümüz bizim


zenginin sözünü bel ediyorlar


fukara söylese deli diyorlar


zaman şeyhine veli diyorlar


gittikçe çoğalır delimiz bizim


serdari halımız böyle n’olacak


kısa çöp uzundan hakkın alacak


bu düzen yıkılıp yar yar viran olacak


akıbet dağıdır ilimiz bizim


ne uzaktır şu maraşa


aşık mahzuni şerif


ne uzaktır şu maraşa benim köyüm dertli köyüm


yol bitmiyor koşa koşa aman köyüm yiğit köyüm


ocakları tezek dolu gözlerine gider külü


çamurdan çıkılmaz yolu aman köyüm yiğit köyüm


avukat yer parasını muhtar eker merasını


kimse sarmaz yarasını aman köyüm yiğit köyüm


savaş gelince köy köydür seçim olunca köy köydür


ondan gayrı hiçbir şeydir aman köyüm yiğit köyüm


aslan postu kürkü yoktur suyu yoktur parkı yoktur


bir esirden farkı yoktur aman köyüm yiğit köyüm


istanbulun şosesi var gizli gizli köşesi var


şehirlerin neşesi var aman köyüm yiğit köyüm


üç jandarma bir karakol yumurtası tavuğu bol


ne okul var ne düzgün yol aman köyüm yiğit köyüm


mahzuni köye giderim kör oldu ağlar pederim


elbet bir gün allah kerim aman köyüm yiğit köyüm


hocaları takkelidir şamı bilir mekke bilir


doktor bilmez tekke bilir aman köyüm yiğit köyüm


sırtına abalar giyer haklarını başkası yer


tarhanaya şekerdir der aman köyüm yiğit köyüm


ne uzundur şu fatsa'nın yolları


ordu-ismail soysal-muzaffer sarısözen


ne uzundur şu fatsanın yolları


arşın olmuş mustafanın kolları


acep ne söyledi şirin dilleri


mustafam mustafam garip mustafam


düşman ellere giden mustafam


ne uzundur şu fatsanın gezisi


böyleyimiş alnımızın yazısı


mustafa annesinin bir tek kuzusu


niçin ağlamayım niçin gülmeyim


sıvas(tokuş köyü)-kamber yıldırım-süleyman yıldız


niçin ağlamayım niçin gülmeyim


deli gönlüm bir sevdaya bağlandı


özü şirin sözü şirindir yarin


gamzesi yok kaşı yaya bağlandı


yürüdükçe eda verir özüne


kuduret sürmesi çekmiş gözüne


taramış zülfünü dökmüş yüzüne


zannedersin bulut aya bağlandı


irfaniyem yeni buldum bir devlet


sakın yadlarınan eyleme ülfet


eskiden kalmadı mihri muhabbet


şimdi gönül taze yara bağlandı


niksar’ın fidanları


niksar-tokat


kalenin bedenleri yar yar yar yandım


koyverin gidenleri şinanay yavrum şinanay nay


ipek bürüm bürümüş yar yar yar yandım


niksar’ın fidanları şinanay yavrum şinanay nay


hopa şina şinanay şinanay nay


şinanay yavrum şinanay nay


kaleden iniyorum


çağırsan geliyorum


aşkından kibrit oldum


üflesen yanıyorum


niye çattın kaşlarını


neşet ertaş-kırşehir


niye çattın kaşlarını


bilmiyom yar suçlarımı


ben ölürsem saçlarını


yolma gayrı yolma leyli leyli


ben yandım aşkın narına


meyletmem dünya malına


ben ölürsem mezarıma


gelme gayrı gelme leyli leyli
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
A'dan Z'ye Türküler N
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
mavracilar.niceboard.com :: Sanat :: müzik :: Türk Halk Müziği :: Türkü Sözleri ve Hikayeleri-
Buraya geçin: