fadime
emirdağ-afyonkarahisar
evlerinin önü yoldur
yoldan geçen karakoldur
uyan uyan suna gelin
gel testini bizde doldur
al fadime’m gül fadime’m
yanakları bal fadime’m
uyan uyan sabah oldu
subaşına gel fadime’m
şu dağların burcu musun
kız boynumun borcu musun
kurban olam suna gelin
sen kötünün harcı mısın
felek senin elinden
karacoğlan
be felek senin elinden
hem yanarım hem ağlarım
gece gündüz ağlar gözüm
başımı döğer ağlarım
çağırırım gani deyi
gel ağlatma beni deyi
kimi görsem seni deyi
yüzüne sakar ağlarım
lutfeyle beyim urandır
gözümün yaşı barandır
kaygılı gönlüm virandır
hicrimi çeker ağlarım
karacaoğlan düştü derde
gece gündüz yanar narda
hak kadı olduğu yerde
kabrimden çıkar ağlarım
ferayidir kızın adı ferayi
muğla-galip birgili-raziye
gülten-muzaffer sarısözen
ferayidir kızın adı ferayi yar yandım aman
esmer yarim de haydi yandım ferayi
türkmen kızı katarlamış mayayı yar yandım aman
esmer yarim de haydi yandım ferayi
rinni rinna rinni rinna rinanay rinanay da
aman da yandım ferayi
demirciler demir döver tunç olur öf yar yandım aman
esmer yarim de haydi yandım ferayi
sevip sevip ayrılması güç olur öf yar yandım aman
esmer yarim de haydi yandım ferayi
fidayda (hüdayda)
ankara-sadık ergun-bayram
aracı-nida tüfekçi
aman bulguru kaynatırlar haydi bulguru kaynatırlar
serine yaylatırlar aman serine yaylatırlar
bizde adet böyledir aman bizde adet böyledir
güzeli ağlatırlar aman çirkini söyletirler
fidayda da ankaralım fidayda
beşyüz altın yedirdim bir ayda
gitti de gelmedi ne fayda
başını da yesin bu sevda
aman dama çıkma baş açık haydi dama çıkma baş açık
arpalar kara kılçık aman arpalar kara kılçık
aman eğer gönlün var ise aman gönlün var ise
giy kalucu yola çık ama giy kalucu yola çık
fincanı taştan oyarlar
sıvas-a kadir sarısözen-muzaffer
sarısözen
fincanı taştan oyarlar balam oyarlar
içine bade koyarlar
sen bize gelme duyarlar balam duyarlar
sen kimin canısın canı
sen yine doldur fincanı
fincanı rafa dizerler balam dizerler
içine bade süzerler
sen bize gelme sezerler balam sezerler
fincanın dibi düz olur balam düz olur
sen bize gelme söz olur
bir kadeh bade az olur balam az olur
fincanın etrafı yeşil
diyarbakır-celal
güzelses-ahmet yamacı
fincanın etrafı yeşil aman aman
at kolun kolların boynumdan aşır
sarhoşum dilim dolaşır aman aman
aman kız canım kız öldürdün beni
el ettin göz ettin mahvettin beni
fincanın etrafı sarı aman aman
ağlarım sızlarım ben zarı-zarı
elimden aldılar yari aman aman
fes başına fes başına
gaziantep-nizip-azmi
körükçü-muzaffer sarısözen
fes başına fes başına püskülü ben olayım
başım ağrıyo başım ağrıyo başına kurban olayım
sabah pazara varayım başına bir fes alayım
fes başına fes başına püskülü ben olayım
kaşım ağrıyo kaşım ağrıyo kaşına kurban olayım
sabah pazara varayım kaşına hıdat alayım
hıdat kaşına hıdat kaşına fes başına püskülü ben olayım
gözüm ağrıyo gözüm ağrıyo gözüne kurban olayım
sabah pazara varayım gözüne sürme alayım
sürme gözüne sürme gözüne
hıdat kaşına fes başına püskülü ben olayım
burnum ağrıyo burnum ağrıyo burnuna kurban olayım
sabah pazara varayım burnuna hırzma alayım
hırzma burnuna sürme gözüne
hıdat kaşına fes başına püskülü ben olayım
dişim ağrıyo dişim ağrıyo dişine kurban olayım
sabah pazara varayım dişine fıstık alayım
fıstık dişine fıstık dişine hırzma burnuna
sürme gözüne hıdat kapına
fes başına püskülü ben olayım
fesimin kozasına
aydın-yöre ekibi-muzaffer
sarısözen
fesimin kozasına
can sever bazısına
ne diyem de ağlayam alnımın yazısına
amanın dumanın neyimiş
sarmalı badem değilmiş
karanfilin moruna
uzat yarım koluna
çifte kurbanlar kesem
güzel senin yoluna
mor cepkenim var benim
kollarıma dar benim
ölüm var ayrılık yok
böyle kavlim var benim
fesliğenin bir budağı mavidir
antalya-korkuteli-mehmet şirin-muzaffer
sarısözen
fesliyenin bir budağı mavidir (aman)
sen gidersen (aman) beni kimler avudur (palazım)
fesliyenin içinde buldum fesimi
kafeslerde(aman) işitirler sesini (palazım)
feslikenim dam başında
çanakta
uşak-mustafa çobanoğlu
feslikenim dam başında çanakta
benim yarım şu karşı ki (de) konakta
şımdımdım şımdımdım şımdım da
gün görünmez menengicin dalından
kim ayrılmış ben ayrılem de yarimden
fındık attım harmana
giresun-görele-çavuşlu-mustafa
tahmaz-ömer akpınar
fındık attım harmana
hep garıştı samana
senin ile ikimiz
galdık ahır zamana
üzüldü çarık bağım
ben onu bağlatırım
necesini aldattım
seni de aldatırım
ırmağı kestim harka
geliyor arka arka
darılma sevdiğim
şaka ediyum şaka
elindeki yazması
yüz dirhemdir yüz dirhem
yaşmağının pulunu
sayarım birem birem
fındık serdim harmana
rumeli-üsküp-sabri
gencer-nihat kaya
fındık serdim harmana
ne darıldın yar bana
kınalı kuzuları (nadire'm aman)
yazdıralım fermana
gökte yıldız ellidir
ellisi de bellidir
gizli sevda çekenler (nadire'm aman)
gözlerinden bellidir
gökte yıldız sayılmaz
çığ yumurta soyulmaz
yarı güzel olanın (nadire'm aman)
cilvesine doyulmaz
fındık toplayan kızlar
ordu-nevzat kıilç-ali rıza
gondoğdu
fındık toplayan kızlar fındık dalda kalmasın
iyi toplayın kızlar başakçılar çalmasın
fındık dalda tekleme kız saçların ekleme
gidiyorum ordu'dan gelir diye bekleme
fındık toplayan kızlar dallarını kırmadan alır
kaçarım seni anan baban duymadan
şu ordu'nun pınarı soğuk olur suları
çok hoşuma gidiyor yarın konuştukları
şu ordu'nun pınarı soğuk olur suları
çok hoşuma gidiyor peştemalli kızlar
fındıklı bizim yolumuz
rumeli-fatma türkan yamacı-ahmet
yamacı
fındıklı bizim yolumuz (eşim aman aman)
hovarda (aman hovarda) çıktı soyumuz
bu bizim eski (de) huyumuz (aman aman)
sen hancı ben yolcu yol bana dolaşır
o güzel endama allar ne de yaraşır
fındıklı'dan geçersin (eşim aman aman)
savura (aman) savura (da) sigara içersin
ne alır ne (de) geçersin (aman aman)
fırat kenarında yüzen kayıklar
malatya-kemal çığrık-mustafa
özgül
fırat kenarında yüzen kayıklar
(ölem kayıklar n'edem kayıklar)
anam ağlar bacım beni sayıklar
(ölem sayıklar n'edem sayıklar)
başına toplanmış bağrı yanıklar
(ölem yanıklar n'edem yanıklar)
n'ettim size verin benim yarımı n'edem yarımı
n'ettim size beni yare götürün n'edem götürün
elbisem duvarda asılı kaldı
(ölem vay kaldı n'edem vay kaldı)
çeyizim sandıkta basılı kaldı
(ölem vay kaldı n'edem vay kaldı)
o yar benim ile küsülü kaldı
(ölem vay kaldı n'edem vay kaldı}
fırat kenarının ince dumanı
şanlıurfa-mehmet
güzelgöz-mehmet özbek
fırat kenarının ince dumanı
dağlara yayılır seher zamanı
ben yarimden kestim artık gümanı
bülbül bülbül ne ağlarsın yuvan mı yoktur
bülbül bülbül yoksa benim gibi sızlar yaran mı çoktur
bülbül şu dağlardan aşalım
di gel gel ağlaşalım karşı karşıya
fırat kenarında koyunlar kuzlar
yanıma gelmiyor gelinler kızlar
değmeyin yarama derindir sızlar
fırın üstünde fırın
kayseri-asım yahyabeyoğlu-ali
canlı
fırın üstünde fırın giden askerler durun
şu gelen dayımın oğlu altına sandalya koyun
dayımın oğluna vay sarılsam boynuna vay
yanarım uğruna hey dönerim uğruna hey
fırın üstünde kürek ne efilersin yürek
dayımın oğlu dururken el oğlu neme gerek
fırın üstünde bakır yosmam gözlerin çakır
o çakır gözlerine de kurban olsun bu fakir