sierracudi Admin
Mesaj Sayısı : 722 Yaş : 41 Kayıt tarihi : 28/04/07
| Konu: A'dan Z'ye Türküler E C.tesi Mayıs 05, 2007 2:59 am | |
| efendiler bağı
davut sulari
efendiler bağı beş gül ağacı
çiğdem bahçesinda diktik erenler
pirimin cemalin görendir hacı
hal bilmez elinden çektik yarenler
benim cenanım benim sevgilim
aşığız diyen çok gayıt olmadan
cem evine girsem zahit olmadan
cebrail adem'e şahit olmadan
kubbe-i rahman'da tektik erenler
tektik yarenler benim sevgilim
davut sulari de bir ere tabi
mest-i elest ettik aşkın şarabı
çeşme-i hikmetten doldurdum kabı
kaynaya kaynaya aktık yarenler
aktık erenler benim sevgilim
eğin türküsü
erzincan-kemaliye-mustafa özgül
egin dedikleri de kurban
küçük bir şehir ölem ölem
ana ben yetimem kurban
çekemem kahır
yediğim içtiğim de kurban
ağu ile zehir ölem ölem
dön gel ağam dön gel paşam egin'li misin
sılaya dönmeye de kurban yeminli misin
egin viran olmuş aman
baykuşlar öter ölem ölem
diken olan yerde kurban
güller mi biter
benim bu derdime kurban
derman mı yeter ölem ölem
ya ben ağlamayım kurban kimler ağlasın
su garip gönlümü de kurban kimler eğlesin
ekin ektim çöllere
yozgat-mehmet özdiş-muzaffer sarısözen
ekin ektim çöllere de yoldurmadım ellere
on beşinde yar sevdim de sevdirmedim ellere
çıt çıt çıt çıt çetenede
sar bedeni bedene
dünya dolu yar olsa da
alacağım bidane
ekin ektim gül bitti de dalında bülbül öttü
ötme ey garip bülbül de yarim aklıma düştü
ekine firaz derler de güzele beyaz derler
her kime derdim yansam da yana yana gez derler
eklemedir koca konak
aydın-kemal kazdağlı-ahmet yamacı
eklemedir koca konak ekleme aman aman
nazlı da yarim yine yine geldi aklıma
nasıl edeyim başımdaki sevdaya aman aman
aman aman dostlar yoldan geldim yorgunum
orta da boylu bir güzele vurgunum
bizim bağın menekşesi al olur aman aman
alem de sevdiğine de yanar kul olur
sevdiğini alamayan del olur aman aman
haydi haydi gidelim aynalı konağa üçümüz
taze de şeftalidir bizim yükümüz
bizim bağa giderken serhaya
çektiler kolumdan da beni tenhaya
nasıl edeyim başımdaki sevdaya
aman aman dostlar kabir bile dar gelir
bu gençlikte ölüm bile bana zor gelir
el ediyi el ediyi (arguvan ağzı)
malatya-arguvan
el ediyi el ediyi kaşların gel gel ediyi
senin o bakışın güzel beni burda deli ediyi
alınan mı morunan mı altınların gorunan mı
isdedim de vermediler gaçırayım zorunan mı
çalımıyım çalımıyım ben çalının dalımıyım
eller muradına erdi bende bahtı karamıyım
pınarın başıda yeşil dibinde kumlar kaynaşır
zülüflerinide topla güzel gece boynuma dolaşır
yeri yeri gada yeri gıyıdan gölgeden yeri
gız allahı severisen bir adım beriden yeri
elmaların yongası
konya-ahmet özdemir-yücel paşmakçı
elmaların yongası ( aslanım aman aman aman ey )
haydi sağ cebinde aynası ( aman aman aman )
aman sağ cebinde aynası ( vay vay )
iki duvar arası ( aslanım aman aman aman ey )
haydi hovardalar yaylası ( aman aman aman )
aman haydi hovardalar yaylası ( vay vay )
hop tara leyli leyli ellerine
sarılaydım o incecik bellerine ( vay vay )
elmaların incesi ( aslanım aman aman aman ey )
haydi dibindedir goncası (aman aman aman )
aman dibindedir goncası (vay vay)
diz dize otururken ( aslanım aman aman aman ey )
haydi çıkageldi amcası (aman aman aman )
aman haydi çıkageldi amcası (vay vay)
el vurup yaremi incitme
ali ekber çiçek-erzincan
el vurup yaremi incitme tabib
bilmem sıhhat bulmaz hicraneler var
dert vurup da yarem eylersin derman
hercan kabul etmez viraneler var
vay dünya dünya yalansın dünya
yalan ile yalan olansın dünya
dert ehli olanlar dergaha gelir
elbette arayan dermanın bulur
sadık der ki kimde ne var kim bilir
gest-u güza ettim elde neler var
ela gözlerini sevdiğim dilber
tunceli-ahmet sarıgöl-mustafa hoşsu
ela gözlerini sevdiğim dilber
göster cemalini görmeye geldim
şeftalini derde derman dediler
gerçek mi sevdiğim sormaya geldim
gündüz hayallerim gece düşlerim
uyandıkça ağlamaya başlarım
sevdiğim üstünde uçan kuşların
tutup kanatlarından kırmaya geldim
senin aşıkların gülmez dediler
ağlayıp yaşını silmez dediler
seni biraz saran ölmez dediler
gerçek mi sevdiğim sormağa geldim
mail oldum senin ince beline
canim kurban olsun tatlı diline
aşık olup senin hüsnü bağına
kırmızı gülleri dermeye geldim
karac'oğlan der ki gönül doğrusu
gökte melek yerde huma yavrusu
ben sana söyledim sözün doğrusu
soyunup koynuna girmeğe geldim
ela gözlü pirim geldi
erzincan-aşık ismail daimi-şenel önaldı
ela gözlü pirim geldi
duyan gelsin işte meydan
dört kapıyı kırk makamı
bilen gelsin işte meydan
hudey hudey demler hudey
hudey hudey canlar hudey
ben pirimi hak bilirem
yoluna kurban oluram
dün doğdum bugün ölürem
ölen gelsin işte meydan
şah hatayi der sırrını
meydana koymuş serini
nesimi gibi derisin
yüzen gelsin işte meydan
ela gözlüm
erzurum-hulusi seven-emin aldemir
ela gözlüm ben bu elden gidersem
zülfü perişanım kal melül melül
kerem et aklından çıkarma beni
ağla göz yaşını sil melül melül
elvan çiçekleri takma başına
kudret kalemini çekme kaşına
beni ağlatırsan doyma yaşına
ağla göz yasini sil melül melül
yeter ey sevdiğim sen seni düzet
karaları bağlabeyazı çöz at
o nazik ellerin bir daha uzat
ayrılık şerbetin ver melül melül
karac’oğlan der ki ölüp ölünce
bende güzel sevdim kendi halimce
varıp gurbet ele vasıl olunca
dostlardan haberim al melül melül
el çek tabip sinem üstünden
tokat-abbas öz-mehmet erenler
el çek tabip sinem üstünden
sen benim derdimi bile bilmezsin (dertliyim vay)
yarem yürektendir yoktur ilacın
sen benim yaremi sarabilmezsin (dertliyim vay)
yüzün güleçtir içerin hayın
çeken bilir bu sevdanın yayın (dertliyim vay)
yıktın viran ettin ömrüm sarayın
sen onun bir taşın örebilmezsin (dertliyim vay)
eledim eledim höllük eledim
erzurum-muharrem akkuş-yücel paşmakçı
eledim eledim höllük eledim
aynalı beşikte canan bebek beledim
büyüttüm besledim asker eyledim
gitti de gelmedi canan buna ne çare
yandı ciğerim de canan buna ne çare
bir güzel simadır aklımı alan
aşkın sevdasını canan sineme saran
bizi kınamasın ehl-i din oğlan
elif dedim be dedim
kütahya-hisarlı ahmet-yücel pasmakçı
elif dedim be dedim aman
kız ben sana ne dedim
guş ganedi galem olsa aman
ah yazılmaz benim derdim
elifim noktalandı aman
az verdim çokçalandı
yetiş anam yetiş bubam aman
ah çeyizim bohçalandı
(ah mezarım tahtalandı)
elmalı’dan çıktım yola
antalya
elmalı’dan çıktım yola
emmi atlı dayım yayan
dayan ey dizlerim dayan
nenni bebek oy
bebeğin beşiği çamdan
yuvarlandı düştü camdan
babası da gelir şam’dan
bebek beni del eyledi
yaktı yaktı kül eyledi
her kapıya kul eyledi
elmayı top top yapalım
sakarya-ziya bulut-muzaffer sarısözen
elmayı top top yapalım
kızlara bahşiş atalım
kadifeden ceketini dar yapalım
ne güzel yakışır ince bele
eğlenelim taze ilen
altında yelpaze ilen
ölçelim de o güzelim ince beli
bir gümüş endaze ilen
emirdağı birbirine ulalı
emirdağı-silahçı mustafa-musa eroğlu
emirdağı birbirine ulalı
altın yüzük parmağında dolalı gelin dolalı
burnun mu büyüdü gelin olalı
kız iken ben seni seven oğlanım gelin oğlanım
emirdağdan bir geçme ile yol olmaz
altın yere düşme ile pul olmaz gelin pul olmaz
fadimeyle bir gececik yatmayla
adı çıkar ama kendi dul olmaz gelin dul olmaz
En son tarafından C.tesi Mayıs 05, 2007 3:01 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
sierracudi Admin
Mesaj Sayısı : 722 Yaş : 41 Kayıt tarihi : 28/04/07
| Konu: Geri: A'dan Z'ye Türküler E C.tesi Mayıs 05, 2007 2:59 am | |
| emirdağı
emirdağ-afyonkarahisar
emirdağı bir geçmeyinen yol olmaz
altın yere düşmeyinen pul olmaz fadime’m pul olmaz
emirdağı birbirine ulalı
altın yüzük parmağında dolalı da fadime’m dolalı
emirdağı’na da kara gidelim
ayvadan usandık nara gidelim fadime’m gidelim
buranın kızları bizi eylemez
gönül eylenecek yere gidelim fadime’m gidelim
el ne bilir yar aşkına yandığım
sıvas-mahmut erdal
el ne bilir yar aşkına yandığım
mecnun'a döndürüp del'eyler beni
aşkın kemendini atar boynuma
bağlar zülüfüne köl'eyler beni
beni beni beni beni beni beni beni vay
ateşten betermiş bu aşkın halı
kurutur yaprağı soldurur dalı
bağrım üryan olur kerem misali
yakar ateşlerde kül evler beni
beklerim yolunu yağmurda karda
hep günlerim geçer figanda zarda
yaz bahar ayında azgın sularda
çarpar taştan taşa sal eyler beni
mahmut erdal derdim dökem sazıma
hangi bir gün vanam kara yazıma
her gelip geçtikçe basar yüzüme
ayaklar altında çul eyler beni
el zanneder ben deliyem
şanlıurfa-mgüzelgöz-byurtsever-asavaşan açekirge-muzaffer sarısözen
el zanneder ben deliyem (aman aman)
dost bağının bülbülüyem
ben o varın meftuniyem (aman aman)
gönül sabreyle sabreyle
mevlanın muradı böyle
gül idim sarardım soldum (aman aman)
yana yana ben kül oldum
dermansız derde düş oldum (aman aman)
erenler cemi
ali ekber çiçek-erzincan
erenler cemine her can giremez
edep ile erkan yol olmayınca
her kamberim diyen kamber olamaz
şahın kanberine kul olmayınca
arama uzakta vardır yakını
gerçek olan talip bulur hakkını
yüklemezler sana yolun yükünü
bükülü kametin dal olmayınca
şah hatay’ım eder bu sırrı beyan
kamil midir cahil sözüne uyan
bir baştan ağlamak ömüre ziyan
iki baştan muhip yar olmayınca
erenler şahtan gelirler
seyyid nesimi-ali nurşani
erenler şahtan gelirler
ali derler pirimize
onikimam erleriz
münkir ermez sırrımıza
ateş yanıp kazan coşar
dalga gelir boydan aşar
şulemiz aleme düşer
bakın bizim nurumuza
nesimi der bakta pişir
özüne muhabbet düşür
bin bezirgan metahin taşır
günden güne şerrımıza
erzincana girdim ne güzel bağlar
erzincan-fidan engin-turan engin
erzincana girdim ne güzel bağlar
erzuruma vardım dumanlı dağlar
elleri koynunda bir gelin ağlar
oy anam anam nasıl dayanam
yüce dağ başına çadır açarım
şarap bulamazsam zehir içerim
seni vermezlerse alır kaçarım
oy anam anam nasıl dayanam
erzurumda bir kuş var
erzincan-burhan tarlabaşı-nida tüfekçi
erzurumda bir kuş var rındamın yar rındamın
kanıdında gümüş var hay rındamın devrişamın
yarim gitti gelmedi rındamın yar rındamın
elbet bunda bir iş var hay rındamın devrişamın
hep süpürür toz eder rındamın yar rındamın
alttan alttan göz eder hay rındamın devrişamın
oğlanın ne suçu var rındamın yar rındamın
her ne eder kız eder hay rındamın devrişamın
erzurum şirinidi rındamın yar rındamın
yiyem ağzın içini hay rındamın devrişamın
dün gece neredeydin rındamın yar rındamın
gönlümün güvercini hay rındamın devrişamın
erzurum dağları kar ile boran
malatya-hakkı coşkun-kemal çelik
erzurum dağları kar ile boran
aldı yüreğimi derd ile verem
sizde bulunmazmı bir kurşun kalem
yazam arzu halımı dosta seslenem
erzurum dağlarına kara gidelim
ayvadan usandık nara gidelim
bu elin güzeli gönül eğlemez
gönül eğleyecek yara gidelim
erzurum’dan çevirdiler yolumu
afyon-nurettin şen-mustafa hoşsu
erzurum'dan çevirdiler yolumu
birkaç dadaş bağladılar kolumu aman kolumu
ne bağlarsın dadaş benim kolumu
ben bilirim mahkemenin yolunu aman yolunu
ben bilirim karakolun yolunu aman yolunu
istanbul’dan gelir ölüm fermanı
yar kalmadı dizlerimin dermanı aman dermanı
zalimlerin yoktur dini imanı
selamımı varın yare söyleyin aman söyleyin
selamımı varın yare söyleyin aman söyleyin
erzurum çarşı pazar
erzurum-faruk kaleli-muzaffer sarısözen
erzurum çarşı pazar (leylim amman aman... sarı gelin)
içinde bir kız gezer hop ninen ölsün
(sarı gelin aman... suna yarim)
elinde divit kalem
katlime ferman yazar hop ninen ölsün
palandöken yüce dağ
altı mor sünbüllü bağ
seni vermem yadlara
nice ki bu canım sağ
esirgeme
coşkun gönüllü-musa eroğlu
gel güzelim uzat bana
eli benden esirgeme
dokunayım saçlarına
teli benden esirgeme
güzel yüzün benzer aya
boşu boşuna sürünme boya
sarılayım doya doya
beli benden esirgeme
ben görürüm özü peki
sanma beni körün teki
koklayayım yüzündeki
gülü benden esirgeme
zaten içim dışım yara
üzme beni kıra kıra
gezeyim hep peşin sıra
yolu benden esirgeme
eski libas gibi aşıkın gönlü
kayseri-adnan türköz-adnan ataman
eski libas gibi aşıkın gönlü
söküldükten sonra dikilmez imiş
güzel sever isen gerdanı benli
her güzelin kahrı çekilmez imiş
bülbül daldan dala yapıyor sekiş
o sebepten gülle ediyor çekiş
askın iğnesiyle dikilen dikiş
kıyamete kadar sökülmez imiş
sevdiğim değildin böylece ezel
askınım bağına düşürdün gazel
ibrişimden nazik saydığım güzel
meğer pulat gibi bükülmez imiş
seyrani'nin gözü gamla yaş imiş
benim derdim her dertlere bas imiş
ben bağrımı toprak sandım
taş imiş meğer taşa tohum ekilmez imiş
esmerin ağı gerek
diyarbakır-celal güzelses-plaktan
esmer bugün ağlamış ciğerimi dağlamış
kara kaşın üstüne siyah puşi bağlamış
hele yar yar yar kibar yarim esmerim
sen güzelsin esmerim sen benimsin esmerim
esmerin ağı gerek alnında dağı gerek
esmer yari olanın zincirden bağı gerek
esmer bu gün toydadır kesimi ne boydadır
ne kadar esmer varsa hepsi bizim soydadır
estireyim mi
bolu-reşat aker-muzaffer sarısözen
estireyim mi estireyim mi
yavrum sana fistan kestireyim mi
aman sana fistan kestireyim mi
üç o yandan beş bu yandan
yavrum bir de abant yaylasından
aman bir de abant yaylasından
tirilay laylamtirilari lay lay
laylari tirilay lay lay lay lam
köprünün altı örümcek
yavrum aklımı aldın görüncek
aman aklımı aldın görüncek
eşeği saldım çayıra
kazak abdal
eşeği saldım çayıra otlaya karnın doyura
gördüğü düşü hayra yoranın da avradını
münkir münafıkın soyu yıktı harap etti köyü
mezarına bir tas suyu dökenin de avradını
derince kazın kuyusun inim inim inilesin
kefen dikmeye iğnesin verenin de avradını
dağdan tahta indirenin ıskatına oturanın
hizmetini bitirenin imamın da avradını
müfsidin bir de gammazın mali vardır da yemezin
ikisin meyyit namazın kılanın da avradını
kazak abdal nutk eyledi cümle halkı dahleyledi
sorarlarsa kim söyledi soranın da avradını
eşinden ayrılan yaralı ördek
aşık esrari
eşinden ayrılan yaralı ördek
öter dertli dertli göle çevrilir
yaralı gönlüme olmadı ortak
gözlerimin yaşı sele çevrilir
bir değirmen yaptım koydum taşını
bendine çevirdim gözüm yaşını
aradım feleğin çark-ı işini
ben sağa zorlarım sola çevrilir
yaralı bir ceylan dağlar başında
uyur yavrusunu görür düşünde
pervaneler gibi aşk ateşinde
kerem yanar aslı küle çevrilir | |
|
sierracudi Admin
Mesaj Sayısı : 722 Yaş : 41 Kayıt tarihi : 28/04/07
| Konu: Geri: A'dan Z'ye Türküler E C.tesi Mayıs 05, 2007 3:00 am | |
| eşkiya dünyaya hükümdar olmaz
sinop
sene üçyüzkırbir nefsime uydum
sebep oldu şeytan bir cana kıydım
katil defterine adımı yazdım
eşkiya dünyaya hükümdar olmaz
bir yanımı sardı müfreze kolu
bir yanımı sardı varilcioğlu
beşyüz atlıyınan kestiler yolu
eşkiya dünyaya hükümdar olmaz
çok zamanlar gezdim şehri zindanı
bize de mesken oldu sinop’un hanı
yiğitlik yolunda buldum avamı
eşkiya dünyaya hükümdar olmaz
et aldım direminen
adana-iboş ali ağa-aziz şenes
et aldım direminen (beri bak yavrum beri bak)
öldürdün verem inen (dön biraz da bana bak)
nasıl verem olmayım (beri bak yavrum beri bak)
gezersin ellerinen (dön biraz da bana bak)
kaşların ince mince (beri bak yavrum beri bak)
ölürüm görmeyince (dön biraz da bana bak)
seni bana vermezler (beri bak yavrum beri bak)
düşmanlar ölmeyince (dön biraz da bana bak)
evlerinin önü bulgur kazanı
denizli-özay gönlüm-ahmet yamacı
evlerinin önü bulgur kazanı (oğlan kazanı)
herkes sever okuyanı yazanı (oğlan yazanı)
kimse sevmez meyhanede gezeni (oğlan gezeni)
armut dalda kız bahçede sallanır (oğlan sallanır)
yere düşer şekerlenir ballanir (oğlan ballanir)
denizli'nin adım adım yolları (oğlan yolları)
açılıp sarmıyor yarin kolları (oğlan kolları)
bülbül gibi şakır gider dilleri (oğlan dilleri)
evlerine varamadım yalınız (oğlan yalınız)
mendilimi alıkoydu çalınız (oğlan çalınız)
tenhalarda söz atmıştı oğlunuz (oglan kızınız)
evlerinin önü mersin
ısparta-kadir acar-muzaffer sarısözen
evlerinin önü mersin
ah sular içmem gadınım tersin tersin
mevla’m seni bana versin
al hançerini kadınım vur ben öleyim
ah kapınızda bi danem kul ben olayım
evlerinin önü susam
ah su bulsam da gadınım çevremi yuğsam
açsam yüzünü baksam dursam
evlerinin önü yoldur yolaktır
şanlıurfa-ali alhas
evlerinin önü yoldur yolaktır
başımızda dönen dektir dolaptır
ellerin huriyse benim melektir
ben yarime neler neler alayım
ben yarime ipek mendil alayım
darılmışsa gidip hatrın sorayım
ayrılığa yoktur benim dayağım
evlerinin önü kahve dibeği
dibeğe vurdukça ağlar bebeği
ne sen gelin oldun ne ben güveyi
evlerinin önü bulgur sokusu
yel estikçe gelir yarin kokusu
yarim küçüktür cilve kutusu
evreşe yolları
gelibolu-yöre kadın ekibi-ümit kaftancıoğlu
dar bir çift fırın yaptırdım doldurdum ekmekleri
gel beraber yiyelim yaptırdım börekleri
evreşe yolları dar
bana bakma benim yarim var
sırtındaki yeleği ben örmedim mi yarim
kızlarla konuşurken ben görmedim mi yarim
yeleğinin içinde mavi boncuk nazarlık
benim yare hediyem bir ufacık gerdanlık
evvelim sensin
neset ertaş
cahildim dünyanın rengine kandım
hayale aldandım boşuna yandım
seni ilelebet benimsin sandım
ölürüm sevdiğim zehirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
sözüm yok şu benden kırıldığına
idip başka dala sarıldığıma
gönülüm inanmıyor ayrıldığına
gözyaşım sen oldun kahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
garibim can yıkıp gönül kırmadım
senden ayrı ben bir mekan kurmadım
daha bir gönüle ikrar vermedim
batınım sen oldun zahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
ey gül dalı
bayburt-zakir peksert-muzaffer sarısözen
ey gül dalı gül dalı
oldum sana sevdalı
gördüğüm günden beri
sinem aşkınla dağlı
saçları senden saç bağı benden
var git ey güzel küsmüsem senden
pancar pezik değil mi
ciğer ezik değil mi
ben sevdim eller aldı
bana yazık değil mi?
ey sevdiğim sana şikayetim var
muhlis akarsu
ey sevdiğim sana şikayetim var
ne sevdiğin belli ne sevmediğin
ben de bir insanım bir de canım var
ne sevdiğin belli ne sevmediğin
hainsin oy zalimsin oy nedeyim oy
eski günler hayalimden gitmiyor
dün dediğin bugünkünü tutmuyor
yiğidim ya sana gücüm yetmiyor
akarsuyum böyle miydi ahtımız
onun için viran oldu tahtımız
umudum yok gülmez artık bahtımız
ey şahin bakışlım bülbül avazlım
sıvas-ali aksoy
ey şahin bakışlım bülbül avazlım
bir eli kadehlim bir eli sazlım
işte ben gidiyorum kal ahu gözlüm
ne sen beni unut ne de ben seni
hudey hudey hudey
dem dem demdem
yolda harami çok engel arada
unutma sevdiğim demde sırada
kalkıp gider amma gönlü burada
ne sen beni unut ne de ben seni
kul hüseyinim hey dost gül benzim soluk
alnımıza yazılmıştır ayrılık
vallahi sevdiğim gönüller birlik
ne sen beni unut ne de ben seni
eyvanına vardım
adıyaman-aziz çelik-mehmet seske
eyvanına vardım eyvanı çamur
odasına vardım elleri hamur
uykudan uyanmış gözleri mahmur
ömrümde görmedim böyle gelini
gelini gelini türkmen gelini
saramadım aney gel gör halimi
ipek köynek giymiş ayna dizinde
sıralı benleri o mah yüzünde
sevemedim vazgeçmiyor nazından
ömrümde görmedim böyle gelini
ezel bahar olmayınca
erzincan-aşık ismail daimi
ezel bahar olmayınca
kırmızı gül bitmezimiş
kırmızı gül bitmeyince
sefil bülbül ötmezimiş
dost bülbüller gelir ötmeye
güle sarılıp yatmaya
bağıban gülü satmaya
gül kadrini bilmezimiş
gel ey bağban satma gülü
haramdır parası pulu
ağlatma sefil bülbülü
gözyaşını silmez imiş
yılda bir gün ziyan olur
dost yoluna talan olur
bazı insan hayvan olur
hayvan adem olmazimiş
şah hatayım ölmeyince
tenim turap olmayınca
dost dosttan ayrılmayınca
dost kadrini bilmezimiş
ezo gelin
gaziantep
ezo gelin benim olsaydın da
seni vermezdim feleğe
güzel yosma başın için salma beni dileğe
annen huridir sen benzersin meleğe
nen eyle nen eyle bahtı karam nen eyle
çık suriye dağlarına da bizim ele el eyle
gel kara yazılım gel gel sılada nazlım gel
gel bahtı karalım gel
ezo gelin çık suriye dağlarının başına
gören vursun kefenin başına
bizi kınayanların bu ayrılık gelir başına | |
|